11 Şubat 2012 Cumartesi

Son kaçamak gününden özet

Cuma 'şaşkınlığı'ndan sonra bugün evden çıkana kadar her şey kontrol altındaydı, hem de hiç falsosuz.

Akşam üzeri 18.30 gibi çıktık. Yemek seçimini çocuklara bıraktık. İçimden dua ettim, hiç olmazsa salata yiyebileceğim bir yer olsun diye; "mantıcı" seçtiler, iyi mi?

Mantı ve çiğ börek seçeneğine mecburken ve Allah da biliyor ya; gönlüm "çiğ börek"den yana epeyce kaymışken, neyse ki son anda menüde "meraklısına" içli köfte bulundurdukları geldi aklıma... Kızartma ama diğerlerine göre nispeten daha masumdu. 2 köfte ve 1 ayranla yemek faslı başarılı geçti denilebilir. Bu arada eşim kendi mantısından "bağrış çağrış" 2 kaşık ikram etti, sağolsun!!!

Sonraki durak "tatlıcı" oldu! Eşimin tüm ısrar ve tehditlerine (!) rağmen kendime tatlı söylemediğim gibi, onun tabağında bana ayırdığı 2 dilim baklavayı da kendisine iade ettim. Masaya tanıtım amacıyla getirdikleri "çıtır kabak tatlısı"ndan aldığım bir çatalla, 2 bardak çayımı içtim.

Ve sonrasındaki sinema durağımızda affetmedim; orta boy mısırın hepsini, tek başıma bitirdim ve bir pop-corn canavarı olduğumu ispatladım!

Eve geldik, yasemin çayı yaptım; mideleri sakinleştirsin diye. Sakinleşirken bir parça ince yaprak naneli çikolata da iyi geldi çayın yanında, serin serin!!!

Yatakta uzun süre döndüm durdum; 2 tane mide ilacı almadan da uyuyamadım!

Hiç yorum yok: