29 Kasım 2013 Cuma

Hedef 2014: 89. Gün

Hedef 2014: 89. Gün

89. gün olmuş, niyetlenip de yola çıkalı.

70. günden sonra "vay be"li mutluluk duygusunun kuvvetlenmesini, 80'ler geldiğinde hâlâ inanamama halleri destekler olmuştu. Yarın 90'lara geçiş yapacağız ve sanırım ufaktan pişmanlıklar sarmaya başlayacak beni. 90-100 derken; ah akılsızım, nerelerdeydin bu günler böyle geçip giderken deyip, kendime psikolojik şiddet uygulamaya başlayabilirim. Ama hep o körolasıca özgüven yüzünden!

"Amaaan, ne var ki diyet yapmakta; sen âlâsını yapmadın mı, yine yaparsın" dedikçe bana, "yaparım, de mi?" diye havalara girdim. Gururla kabaran omuzlarıma bastırıp, "otur oturduğun yerde" diyen iç ses de tatilde olacak ki; beni şöyle adamakıllı benzetip de kendime getirecek bir şok yaşamadım. 

Halbuki Mucize'nin dediği gibi; kolay değil diyet yapmak. Emek istiyor. Zaman istiyor. Benim gibi "ya hep, ya hiç" tarzı biriyseniz hele, bütün ana ve ara öğünlerin ve hatta içilecek suyun bile ölçülüp hazırlanması gerekiyor ki ufacık bir aksilikte zaten kaçmaya meyilli nefse fırsat çıkmasın. Nankör bu nefis, nankör!

40 gün taşırsın bütün ağırlığını, 41. gün artık alışmış olmalısın değil mi şu yeni "yaşam stiline". Yok, hooop; bakmışsın ufak ufak sızmaya yer arıyor. Hadi diyorsun, bu kadar zaman oldu; bir yeri şişmesin, azıcık oluversin. Olur mu? Azıcık olur mu? Biraz daha, biraz daha, az daha... derken, bakmışsın başladığın yerdesin.

Yani demem o ki; ayıdan post, nefisten dost olmaz.

Nerden geldik buraya?

Başka şeyler yazacaktım ama 90'a 1 kala, akış bu tarafa oldu!

Hafta sonu geldi, bu akşam protokol ağırlıklı bir Öğretmenler Günü yemeği var. Bitmedi bu yemekler :( Sırf salata yemeyeceğim elbette ama ne yapacağımı ben de bilmiyorum. Bu "dikkatli yeme" uygulaması bana ne zaman yaramış ki şimdi yarasın. Yok arkadaş! Ben yapamıyorum. Her şeyden azar azar... sistemi bana uymuyor. Yapabilenlere helal olsun.

Ben acıların kadınıyım! Benim nefs zulümden anlıyor (sonra da acısını çıkarıyor!!!)

Pazartesi akşamı bir seyahatim olabilir. O netleşsin, ben de netleşeceğim.

Hadi güzel bir hafta sonu bizimle olsun. 

Ha, unutmadan; Hülya demiş ki; "azıcık da diyetten, spordan haber ver". Ah be cancağızım (bu lafı da pek sever oldum :))); insan yapmadığı, bilmediği şeyden nasıl haber verecek. Sor bana cheesecake tarifi, sor bana ekmek tarifleri, sor bana iğne oyasında 'kuyumcu kafesinin fiskillerle dansını'; bak sana neler neler anlatacağım :)

Hülyaaaa, kızdın mı? "Konuşuyorum, konuşuyorum ama bir kulağından giriyor, diğerinden çıkıyor" diye söyleniyor musun? Vallahi kulağıma küpe yapacağım söylediklerini ama şimdilik kutusunda bekliyor, takılacağı günü :)

Öptüm sizi ;)




4 yorum:

Adsız dedi ki...

HÜLYA:
Yazını işe başlamadan önce koskocaman bir tebessümle okudum arkadaşım... Senden paylaşımlar beni çok motive ediyor...
Bende çok memnunum burada olmaktan, sizlerle hep beraber yürümekten...
88 gün...
01 Ocak'ı 31 Ocak yaparız yada Şubat, Mart... Baharı kucaklarız sağlıkla... Ha ne dersin???
Baharda bende 2. hamileliği planlıyorum zaten... Siz koruma yaparken bende sağlıklı hamilelik planları yaparım. Olmaz mı ???
Yeter ki sağlığımız yerinde olsun. Kendimize inanalım, başarıya yürüyelim... Bizi geriye düşüren olgulardan dersimizi alalım...
Bizim gerçekten bilgisine inandığımız, tavsiyelerini kulak arkası edemeyeceğimiz, donanımlı, mahir bir diyetisyene gitmemiz gerekli. Hatta elzem...
Haftalık programımızda olmalı...
Ömür buna çok güzel bir örnek...
Bu konudaki düşüncelerine önem veriyor, karar verme konusunda desteklerini bekliyorum...
Elif'i diyetisyene götürünce dahada inandım buna.....
Sevgilerimi yolluyorum arkadaşım, en içteninden........

Adsız dedi ki...

Oldugum yerde saymaktayim ,kiloda bir degisiklik Yok.zaten ciddi bir diyet havasindada degilim ama spora gayret ediyorum.Bugün 5 Mile Leslie yaptim (seytanin Kulagina kursun:) ).
Plankimida Bikininin blogundan yaptim.
Suyu cok az ictigimin farkindayim.
Havalarin soguk olmasininda etkisi var.Sassy Su ve metabolizma cayida hazir icilmek icin beni bekliyor.
Sizlerde ne var?
Herkese iyi aksamlar.Sule

Terazi dedi ki...

Hülya'cım; imkânın varsa hiç durma bence ve git. İşin ehlini bulmak şartıyla, O'na kayıtsız şartsız teslim olmak ve fakat kilo verme sonrasında da aynı prensiplerle yola devam etmek, başarıyı getiriyor gerçekten de. Benim de diyetisyen maceram olmuştu bir kere; devamlı kaçamaklarımla kızcağızı bezdirsem de, aldığımız sonuçlar son derece güzeldi. Sonra, "öğrenilenlerin ve o diyetisyen sürecinde yapılanların devamlılığı ilkesi"ne uymadığım
için geri geldi verdiklerim, vs...vs... Klasik hikâye işte. Onun için diyorum; diyetisyene gitmek, evet önemli ama işin en kolay kısmı çünkü o listelere uyunca zaten veriyorsun. Mühim olan, öğrenilenleri "yaşam tarzı haline getirmek ve sürdürebilmek" gibi beylik bir cümle ekleyip bitireyim konuyu.

Sen de Anadolu yakasında mıydın? Ömür'den öğrenelim adresini diyetisyenin. Yazdıklarından, güvenilir biri olduğu gibi bir izlenim edindim. Bir randevulaşmakta fayda var.

Güzel bir hafta sonu olsun :)

Terazi dedi ki...

Şule'cim, su ben de içemiyorum bu aralar senin gibi... Ciddi bir diyet havasında da değilim, senin gibi...

Ah bir de, "spora gayret ediyorum, senin gibi..." diye ekleyebilsem ya ama maalesef! Bende günlük hareket dışında ekstra bir çaba yok henüz.

Sporla olan seviyeli ilişkine hep gıpta ettim. Tebrik ediyorum, bu konuda örnek aldığım insanlardansın :)