7 Kasım 2013 Perşembe

Hedef 2014: 67. Gün

Almanya'ya indiğimiz sabah, dışarıdaki gri ve yağmurlu havaya bakıp, "tam benim havam" demiştim. Severim öyle sisli puslu havaları çünkü. 




Fakat günler geçip de Türkiye'deki pastırma yazı haberlerini aldıkça, bir an önce dönmek ve yazdan kalma bu son güneşli günlerin keyfini çıkarmak ister oldum. Ama hemen dönemedik ve en fazla 1 hafta diye planladığımız seyahati ancak 12 günde tamamladık çünkü ev aradık.

Nihayet dün gece döndük. Sabah uyandığımda, dışarıdan gelen yağmur sesiyle, önce nerede olduğumu anlayamadım. Sonra topladım kafayı ve gelirken Frankfurt'un soğuk ve yağmurlu havasını da getirdiğimizi anladım. Güya seviyorum bu havaları ama güneşli bir güne uyanmayı beklediğimden olacak, zaten hafif dip modunda olan psikolojim ve başımdaki ağrı; yorganı başıma çekip tekrar yatmamı emretti. Keşke yatmasaymışım, daha da beter baş ağrısıyla uyandım :(

Hemen bir şeyler yeyip, ilaç almak ve hızlıca hazırlanıp evden çıkmak üzere yaptım programımı ama önce 12 günlük Almanya seyahatinin tartıdaki sonuçlarını görmek lazımdı. Gitmeden önceki cuma sabahı tartılmıştım, tartı beni delirtmişti kararsızlığıyla ama sonunda 86 rakamını kayda geçmiştim. O cuma günü ve akşamında Efe için hazırlanan sofralarda, 86 sayısı olduğu yerde kalmamıştır, eminim. Geçen 12 gün boyunca ise; babamın, "misafir ev sahibinin kuzusudur" lafını doğrulatırcasına, hiçbir ikramı geri çevirmedim. Her gün, kahveme bir dilim pastanın eşlik etmesine izin verdim. 10 gece boyunca; ben arkadaşımda kaldım, eşim ve oğlum başka bir tanıdığımızda... Geceleri arkadaşımla dertleşirken, bir-iki kadeh şarap veya likör ve yanındaki fındık fıstık lüksümüz oldu. Bununla beraber her gün ortalama 8-9 bin adım attım. Bu arada arkadaşlar; sonbaharın o görsel tadını unutmuşum ben, beton yığınlarının içinde yaşaya yaşaya... 





Instagram'dan doğada sararmış yapraklar fonuyla yürüyüş fotoğraflarını paylaşan gurbetçi arkadaşları öyle iyi anladım ve gıpta ettim ki...





Ve tüm bunların sonucunda; bu sabah tartıya çıktığımda 90 gibi çok net bir sayı, beni ne üzdü, ne de sevindirdi. 

90 benim sihirli "sınır sayım". Son 2 senedir, ipin ucu her kaçtığında tartı sonucu 90 küsur oluyor ama 91 olmuyor çok şükür. Diyeceksiniz ki; ha 90.6, ha 91 ne farkeder? Belki matematiksel olarak çok fark yok ama işte, bu da benim kırmızı çizgim oldu :))

Aklıma gelince "tam regl dönemi arifesindeyim, bu şişkinlik ve muhtemel 1-2 kilo fazlası ondan olabilir"; ohhh keyfim iyice yerine geldi :) Güzel bir kahvaltı yaptım, ilacımı içtim, ardından da malum evi hale yola sokma çalışmaları... Öğleden sonra da işe gideceğim inşallah.

Bu arada; ne kiralık, ne satılık ev bulamadık maalesef. Tabi ki bu işler "ha" deyince olmaz, hele de gurbette... Oğlumu arkadaşımın yanına yerleştirdik, her yana haber saldık ve döndük. Bekliyoruz. Detayları daha sonra yazmaya çalışırım. 

Ve en başta yazmam gereken şeyi en sona bıraktım:

12 gün yokluğumda yorum bırakan, iyi dileklerini ve dualarını gönderen ve benimle olduğunu hissettiren sevgili arkadaşlarım; hepinize içten teşekkürlerimi ve sevgilerimi gönderiyorum. Cevap yazamasam da, internet bulduğum her yerde mail vasıtasıyla gelen yorumlarınızı okudum ve inanın çok iyi geldiniz. 

Sağolun.



8 yorum:

ömür dedi ki...

hoş geldin canım,inşallah kısa sürede oğluna ev bulabilirsiniz.
baş ağrısı hava değişimnden olabilir ,geçmiş olsun.
Kiloyu kafana takma diycem ki zaten takmamışsın onuda halledersin :))
tekrar hoş geldin...

Adsız dedi ki...

Kavusturana sükür :)
Bizim buralardada ev kiralari cok yüksek ve ev bulmak cok hör .Ögrenci yurtlarida oluyor yada 2-3 kisinin ögrencinin ayni evde yasamalari ve kirayi paylasma olayida var.WG( Wohngemeinschaften).
Belki üniversitede yayinlanacak ilanlarla bir yer bulma imkani olur mu acaba? Birde bu yolu deneseniz.
Allah güle güle kavustursun ,zihin acikligi versin.
Kilolari dert etme ,tatil ,gezi sonrasi gelenler 1-2 hafta icinde gider siki bir Kontrolle.
Sevgilerle Sule

SKINNY dedi ki...

Hosgeldin terazim. Kendini cok ozlettin artik bol bol motive edici yazilarini bekliyor olacagiz..

Adsız dedi ki...

HÜLYA:
Hoş geldin Terazim...

Mucize dedi ki...

Hosgeldin Terazi, resimler cok guzel! MalesefTurkiyede yesillik turistlik yerlere ve köylere has olmus; her yer beton.

Oglun en kisa zamanda sevecegi bir yer bulur insaallah. Herkesin dedigi gibi kiloları takma, elini çabuk tutarsan yerlesmeden giderler.

Terazi dedi ki...

Sevgili arkadaşlarım;
Ömür, Şule, Skinny, Hülya, Mucize...

Öncelikle çok teşekkür ederim, güzel ve yüreklendirici sözleriniz için.

Kiralık ev, ciddi zor. İstediğimiz üniversite kabulü Mart'da kesinleşeceği için (şu anda geçici bir üniversitenin kabulüyle vize alıp gitti), ancak o zaman yurt imkanına bakacağız. Hem yurt olsa bile ki Efe yurtta pek yapamaz, bizim de gittiğimizde rahatça kalabilmemiz için ev şart orada. Hayırlısı bakalım.

Kilo sorunum şu anda öyle geri planda ki... Aslında bu aralar herkes, her şey ikinci planda. Umarım kilo için takındığım bu yok sayma hali, beni çok zorda bırakmaz ilerideki günlerde...

Adsız dedi ki...

HÜLYA:
Terazim, herşey yoluna girecektir. Sen bunu yüreğine sık sık söyle, yavrun için hepimiz dua ediyoruz bil...
Burdaysan, demek ki diyet, kilo konularını çok da ötelememişsin, aklında bi yerlerde yer ediyor değilmi canım. Herşey yoluna girer yorma kendini...
Öpüyorum, dualarımı ve sevgilerimi yolluyorum...

Terazi dedi ki...

Buradayım, merak etme ;)