Pazartesi sabahı, saati kurdum sabah kalkıp yürümek için ama o çaldıkça ben erteledim!
En son alarmı durdurmak için gözüm kapalı elimi uzatıp, tek gözümle saate baktığımda; servise yarım saat kaldığını gördüm!
Apar topar müslili kahvaltımı yaptım, ara öğünümü ve öğle yemeğimi hazırlayıp çıktım evden; bir yandan da kendime söylenerek...
Düşük enerjiyle başladığım günü bitirmek de zor oluyor. Eve geldiğimde, "bu ruh halimden bir tek şekilde kurtulabilirim" diye düşündüm. Üzerimi değiştirip doğru yürüme bandına:
70 dakika, yavaştan hızlıya doğru artan tempoda yürüyüş (koşu yok)
Bir de keşfettim ki; bantta yürürken film, dizi, vs. izleyince, zamanın nasıl geçtiğini anlamıyor insan...
Salı günü de yine akşam iş çıkışı 60 dakika yürüyüş, sonrasında 5 dakika kadar koşu; film eşliğinde...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder